Labioplasti Sonrası His Kaybı

Labioplasti operasyonu sonrası his kaybı yaşanır mı?

Labioplasti, ‘iç dudak estetiği’ ile eş anlamlı olarak kullanılmaktadır ve genital estetik ameliyatları arasında sık uygulanır. Amaç normalden fazla büyük iç dudakların küçültülerek estetik bir hale getirilmesidir. Estetik görünüm haricinde işlevsel ve psikolojik yönlerden de pek çok yararlar sağlar.

Peki, labioplasti sonrası his kaybı olur mu? Sinir zedelenmesine bağlı hissizlik şikayeti gerçekleşir mi? Bu yazımızda labioplasti olmayı düşünen hastalara özellikle ameliyat sonrası cinsel haz durumları hakkında bilgi vermek istedim.

Klitoris üstü deri fazlalıklarının alınması (Klitorohudoplasti)

Çoğu zaman labioplasti ile eş zamanlı olarak klitoris üstü cilt katlantıları da alınmaktadır. Aksi takdirde üstte ve ortada ‘mikro penis’ görünümüne benzeyen bir görünümü ortaya çıkmaktadır. Genelde labioplasti ile eş zamanlı yapılan klitoris üstü düzeltici operasyonlara ‘klitorohudoplasti’, ‘klitoral hudoplasti’ veya ‘klitoral hudektomi’ adı verilmektedir. Bu operasyon esnasında klitorisin üzerindeki doku fazlalığı alınmaktadır.

Hudoplasti uygulanacak olsun veya olmasın labioplasti geçirecek hastaların pek çoğunda “Operasyon sonrası his kaybı yaşar mıyım?” endişesi oluşmaktadır. Oysaki deneyimli bir cerrah tarafından gerçekleştirilecek iç dudak estetiği ameliyatı sonrasında his kaybının aksine, ilişki esnasındaki his ve cinsel haz artabilmektedir. Psikolojik olarak öz güven artışı da bunda etkili olmaktadır.

İç dudak sarkması (Labial Hipertrofi)

İç dudak sarması, diğer ismi ile ‘Labial hipertrofi’ kadınlarda psikolojik, kozmetik, hijyenik, seksüel ve fonksiyonel sorunlara yol açabilmektedir. Kimi zaman cinsel ilişki sırasında gerilmeye bağlı ağrı, kimi zaman sık vajinal enfeksiyon, kimi zaman tayt gibi dar kıyafetlerden labiumların belli olması gibi şikayetlere yol açabilirken; çoğu zaman kişide utanma ve özgüven kayıplarına sebep olmaktadır.

Hatta genital organının görünümü nedeniyle ilişki kurmaktan kaçınan kadınlar olmaktadır. Diğer taraftan, sosyal medya ve internet kullanımının yaygınlaştığı dünyamızda iç dudaklardaki fazlalıklar zihinlerde daha da büyütülerek, tüm hayatı etkileyen önemli bir sorun odağı haline de getirilebilmektedir. İşte tüm bu sebepler kadınların labioplasti operasyonuna başvurmalarına neden olmaktadır.

İç dudaklarda sarkma sorunu yaşayan hastalar

“İç dudaklarımdaki sarkıklığın bir çözümü var mı?” sorusunu kendisine soran tüm kadınların ilk başvurdukları yer internette Google ve diğer arama motorları olmaktadır. Bu durum kimi zaman avantajlı olabilirken, kimi de zaman da dezavantajlı hale gelebilmektedir. Özellikle hekimler tarafından ele alınmamış ancak tıbbi bilgiler içeren siteler, bloglar problemini çözme arayışında olan kadının gerçek olmayan bilgilere dolmasına neden olmaktadır. Bunlardan birisi de “labioplasti sonrası his kaybı oluşacağı ve cinsel ilişkiden alınacak zevkin azalacağı” düşüncesidir.

Labia minoralar (iç dudaklar) erojen yani uyarılabilir dokulardır ancak hazdan ve orgazmdan sorumlu asıl organ klitoristir. Klitorisin üzerinde binlerce sinir hücresi bulunmaktadır! Labioplasti operasyonu esnasında çoğu zaman klitorohudoplasti operasyonu yapılması da gerekmektedir.

Aksi halde klitorisin üzerindeki azla cilt katlantıları adeta minik bir penis görünümüne sebep olabilmektedir. Hudoplasti operasyonu deneyim ve hassasiyet gerektiren bir operasyondur. Doğru teknikle yapıldığında kişinin ilişkide alacağı hazzı artırabilecek bu operasyon, gerekli hassasiyetle yapılmazsa ciddi sonuçlara yol açabilmektedir.

Her operasyon kanama, enfeksiyon gibi belli riskler içermektedir. Operasyonun kendisine özgü bu risklere komplikasyon denmektedir. Klitoral his kaybı ve hatta ağrılı klitoris ve orgazmın ağrılı bir şekilde gerçekleşmesi de bu operasyonların komplikasyonlarındandır. Her komplikasyonu önleyebilmek için belli kurallar ve teknikler bulunmaktadır.

Labioplasti ve klitorohudoplasti operasyonunda komplikasyonları engellemek için dikkat edilmesi gereken noktalar şunlardır:

• Operasyonu alanında deneyimli bir cerrahın yapması,
• Operasyona uygun hassasiyette cerrahi alet (lazer, radyofrekans, metzembaum makas, bistüri vs) kullanılması,
• Dokunun uygun sütürler (dikiş ipliği) ile dikilmesi,
• Operasyonun en uygun teknikle yapılması.

Şüphesi ki bu maddeler arasındaki en önemlisi “cerrahın deneyimi” dir.

Labioplasti hangi teknik ile yapılmalı?

Hem labioplasti, hem de klitoroplasti operasyonu için farklı farklı teknikler bulunmaktadır. Kime hangi tekniği kullanacağını bilmek komplikasyon oranını düşürmektedir. Aynı şekilde dokunun nereden nasıl kesileceği, hangi doku sütürü (dikiş materyali) ile nasıl dikileceği de çok önemli rol oynamaktadır.

Klitorisin üstündeki cilt dokusunun fazla kesilmesi veya dokular dikilirken klitorisin baş kısmının fazla açıkta kalması sürekli bir klitoral irritasyona ve bir süre sonra klitoriste ağrı hissedilmesine sebep olabilmektedir. Labioplasti operasyonu esnasında da dokuya saygı gösterilmemesi ve yanlış sütür veya yanlış teknikle ameliyat geçirmiş olmak da labiumlarlarda his kaybına yol açabilmektedir. Bu his kaybı kimi zaman klitoriste de görülebilmektedir.

Labioplasti ameliyatı sonrası his

Alanında deneyimli bir cerrahın yapacağı ameliyat ise güvenli bir ameliyat olacaktır. Operasyondan sonra hem labiumların küçülmesi ile yükselen özgüven, hem de klitorisin üzerindeki fazla dokuların alınması sonucunda hissiyatı artan klitoris sayesinde, ilişkiler çok daha tatminkar ve haz dolu şekilde yaşanabilecektir. Sonuç olarak, labioplasti operasyonu sonrası his kaybı yaşanmaması için kişinin ameliyat olacağı deneyimli cerrahı doğru seçmesi buradaki en önemli faktördür.