Human Papilloma Virüs veya İnsan Papilloma Virüsü, “HPV” (İPV) olarak kısaltılan bir DNA virüsüdür. HPV, papillomavirüs ailesinde yer alan, sadece insanları etkileyen, bir DNA virüsüdür.
HPV Enfeksiyonları Nedir? Nasıl Bulaşır? Belirtileri, Aşısı
Human Papilloma Virüs veya İnsan Papilloma Virüsü, “HPV” (İPV) olarak kısaltılan bir DNA virüsüdür. Bu virüsün dokuda varlığı ile oluşan HPV enfeksiyonları ise en sıklıkla cinsel yolla bulaşmakta, kadınlarda genital siğil ve bazı genital kanserlere yol açabilmektedir. Deri ve mukozal yüzeylerde derinin bir tabakası olan bazal epitelyal tabakadaki hücreleri enfekte eder.
Bu bölümde ‘HPV enfeksiyonları nedir, nasıl bulaşır, HPV kapıldıktan sonra neler olur, genital siğiller nasıl tedavi edilir, HPV tedavisi nasıldır’ gibi sıkça sorulan sorulara cevaplar aranmaktadır.
HPV nedir?
HPV, papillomavirüs ailesinde yer alan, sadece insanları etkileyen, bir DNA virüsüdür. Yaklaşık 170 türü mevcuttur. Bunlar içinde 40’tan fazlası cinsel yol ile bulaşmaktadır. Bir kişi aynı anda birden fazla HPV tipi ile de enfekte olabilmektedir. HPV enfeksiyonları, HIV ve HSV enfeksiyonlarından farklıdır.
Ne tür şikayetler yapar?
HPV enfeksiyonu çoğu zaman herhangi bir belirti göstermez ve 2 yıl içinde kendiliğinden sonlanmaktadır. Ancak bazı durumlarda vücutta kalarak genital siğil, genital kanser öncüsü ve genital kanser lezyonlara neden olabilmektedir.
HPV Tipleri
HPV ile ilişkili hastalıklar düşük riskli, muhtemel yüksek riskli ve yüksek riskli olarak üç gruba ayrılır.
Düşük Risk Grubundaki HPV tipleri: Tip 6, Tip 11, Tip 40, Tip 42, Tip 43, Tip 44, Tip 54, Tip 61, Tip 62, Tip71, Tip 72, Tip74, Tip 81, Tip 83, Tip 84, Tip 91
Muhtemel Yüksek Risk Grubundaki HPV Tipleri: Tip 26, Tip 53, Tip 66, Tip 67, Tip 68, Tip 69, Tip 70, Tip 73, Tip 82
Yüksek Risk Grubundaki HPV Tipleri: Tip 16,Tip 18, Tip 31, Tip 33, Tip 35, Tip 39, Tip 45, Tip 51, Tip 52, Tip 56, Tip 58, Tip 59
HPV ne tür kanserlere neden olur?
HPV enfeksiyonları ağız, bademcik ve boğaz bölgesini tutan ‘orofaringeal kanserler’ ile serviks (rahim ağzı),anüs, vajina, vestibulum bölgesini tutan ‘anogenital kanserlere’ neden olabilmektedir. HPV, erkeklerde ise penis kanserlerine yol açabilmektedir.
Vücut direnci düşük, kronik hastalıkları olan, ailede kanser öykü olan ve sigara kullananlarda kanser oluşma olasılığı daha yüksektir.
Genital siğil, kadın ve erkek genital bölgesinde HPV’ye bağlı gelişen deri çıkıntıları ile karakterize lezyonlara verilen isimdir. Genital siğiller hızla farklı alanlara yayılabileceği gibi, tek bir bölgede lokalize şekilde de kalabilir. Büyüklükleri bir pirinç tanesinden küçük olabileceği gibi, bir tenis topu büyüklüğüne kadar da ulaşabilir. Üzerlerindeki pütürtülü yapıları nedeni ile karnabahara benzeyen siğiller, açık kahverenginden koyu siyaha kadar faklı renklerde olabilirler. Genital siğiller temas ile vücudun farklı bölgelerine de taşınabilirler.
HPV Hangi Organlarda Kanserlere Neden Olur?
Human Papilloma Virüs (HPV) ile kanser arasındaki yakın ilişki pek çok bilimsel çalışmada gösterilmiştir.
HPV’nin kansere yol açtığı organlar:
- Serviks (rahim ağzı) kanserlerinin hemen hemen tümünün,
- Anal kanserlerin %95 inin,
- Orofaringeal kanserlerin %70 inin,
- Vajinal kanserlerin %65 inin,
- Vulva (dış genital bölge) kanserlerinin %50 sinin,
- Erkeklerde penis kanserlerinin ise %35 inin etkenidir. HPV Tip 16 ve Tip 18 bu kanser türlerinde en sik olarak saptanan tiplerdir.
Genital siğiller nerelerde oluşur?
Genital siğiller iç dudaklar, dış dudaklar, klitoris tümsekçiği, perine (vajina girişi ile anüs arası),anüs çevresi ve mons pubis bölgesinde oluşabilmektedir. Bu nedenle ‘anogenital siğil’ ismi de verilmektedir. Diğer taraftan vajina içi, rahim ağzı (serviks) ve rektumda da görülebilirler. Erkeklerde penis üstü ve çevresinde de çıkabilirler. Ayrıca özellikle oral ilişki ile ağız, dudak çevresi ve hatta gırtlağa kadar da yayılabilirler.
HPV nasıl bulaşır?
HPV’nin temel bulaş yolu cinsel ilişkidir. Ciltten cilde temas ile yayıldığından tam bir ilişkinin olma şartı da yoktur. Vajinal, anal ve oral seks ile yaygın olarak bulaşabilmektedir. HPV enfeksiyonu doğum sırasında anneden bebeğe de geçebilmektedir. Bebekte nadir olarak hastalık yapar. Ortak kullanılan tuvaletlerden veya nesnelerden (jilet gibi) bulaş ise daha nadirdir. Kan yoluyla HPV’nin bulaşıp bulaşmayacağı da henüz netlik kazanmamıştır. Fakat dünyada bazı kuruluşlar HPV ile enfekte bireylerden kan bağışı kabul etmemektedir.
HPV enfeksiyonlarının bir diğer bulaş yolu da cerrahi prosedürlerdir. Siğillere tedavi uygulayan sağlık çalışanları virüs partiküllerine maruz kalarak, gırtlakta ‘laringeal papillamatoz’ adı verilen siğil riski ile karşı karşıyadır.
Kimler risk altındadır?
HPV açısından riskli durumlar arasında:
- Erken yaşta ilk cinsel ilişki,
- Birden fazla cinsel partner,
- Sigara bağımlılığı,
- Düzensiz beslenme,
- Kronik hastalıklara sahip olma,
- Bağışıklık sisteminin zayıf olması sayılabilir.
Bu durumlar bulaşmayı ve hastalığın ilerleme riskini artıran faktörlerdir.
Aktif siğilin olduğu dönemlerde bulaşma riski en yüksektir. Ancak, görünürde herhangi bir siğili olmayan HPV taşıyıcı kişilerde bile cinsel partnere bulaş olabilmektedir. Prezervatifler (kondom) tüm genital organı kamufle etmediği için bir miktar koruma sağlasa da virüsten tam bir koruma sağlamaz.
Görülme Sıklığı
Cinsel aktif olan kadınlar veya erkekler, yaşamları boyunca en az bir kez bu virüsle karşılaşmaktadırlar. 2007 yılında dünyada tahmini olarak 291 milyon kadının HPV ile enfekte olduğu, 2011’de ise kadınların % 32 ‘sinin HPV taşıyıcısı olduğu saptanmıştır. Dünya genelinde erkeklerin de % 9’un taşıyıcı olduğu bilinmektedir. Cinsel yolla bulaşan bir enfeksiyon olduğu için aslında bu sonuçlar kaçınılmazdır.
Türkiye’de 2019 yılında yapılan bir araştırmada kadınların yaklaşık % 20’sinin taşıyıcı olduğu saptanmıştır
HPV enfeksiyonunun belirtileri nelerdir?
Bir kişi HPV ile enfekte olsa bile hemen belirti göstermeyebilir. Bağışıklık sisteminin durumuna, eşlik eden enfeksiyon veya hastalık varlığına, yaşa ve HPV’nin tipine göre belirtinin ortaya çıkma zamanı değişmektedir. Ancak herhangi bir belirti olmasa bile bulaştırıcılığın devam ettiği unutulmamalıdır.
HPV varlığı nasıl saptanır?
HPV varlığı, jinekolojik muayenede rahim ağzından alınan sürüntü örneğinin PCR adı verilen genetik test ile incelemesi ile saptanır. HPV’si olan (yani HPV +) hastalarda HPV tipleme testi de yapılabilmektedir.
HPV kaptıktan sonra ne olur?
HPV kapıldıktan sonra, vücut yeterli savunmayı gerçekleştirirse virüs yok edilir. Eğer ki yok edilemezse; hastalık belirtileri görünmeye başlar veya kalıcı enfeksiyon şeklinde vücuda yerleşir. Bu tür kişiler ‘taşıyıcı’ duruma geçerler ve kendilerinde bir rahatsızlık olmasa bile virüsü cinsel ilişki yolu ile partnerlerine geçirebilirler.
HPV enfeksiyonları en sıklıkla genital siğil olarak belirti verirler. Hastalar, partneri veya kendinde olan siğillerden dolayı endişe içinde doktora başvurmaktadırlar. Bu endişenin kaynağı, tedavi edilse bile siğillerin tekrarlama olasılığının olmasıdır. Yüksek riskli tipler ise rahim ağzında gözle görülmeyen hücresel değişikliklere neden olabilmektedir. Bu durum rutin smear veya HPV taramasında tespit edilebilmektedir. İleri tetkik için ‘kolposkopi’ ile vajina ve rahim ağzı değerlendirilebilir.
Vajinanın giriş yerinde (vestibulum) yangısal süreç sonucunda cinsel ilişkide ağrı problemine de neden olabilmektedirler.
HPV belirtileri; (Özet)
- Asemptomatik (Hiçbir belirti oluşmaması),
- Anogenital siğiller (Genital bölge ve anüs çevresinde yerleşimli, erkeklerde ise penis ve anüs çevresinde).
Siğiller ağrı yapmaz, ancak kaşıntı sorununa yol açabilir. Genital siğiller hafif düzeyde kaşıntı şikayeti yapabilir.
- Rahim ağzı kanserleri veya kanser öncesi lezyonlar,
- Vajina içinde veya rahim ağzında siğiller,
- Vestibulum tutulumuna bağlı olarak cinsel ilişkide ağrı sorunu (Vulvar Vestibulitis),
- Gırtlak tutulumuna bağlı sorunlar.
HPV’den Korunma
HPV’den korunma için;
- Kondom (prezervatif) kullanımı,
- Aşılanma,
- Tek partnerli cinsel yaşam,
- Düzenli jinekolojik muayeneler ve smear testini yaptırılması önemlidir.
HPV aşısı nedir?
HPV enfeksiyonundan korunmanın en etkili yolu aşılanmadır. Amaç; kişi virüsle karşılaşmadan bağışıklanmanın sağlanıp, kanser ve öncü lezyonların önüne geçilmesidir. Bu nedenle, aşı aktif cinsel hayat başlamadan önce yapılmalıdır. Aşının etkinliği de en yüksek bu dönemde olacaktır.
HPV aşıları 9-26 yaş arasında, cinsiyet fark etmeden kız ve erkeklere yapılır. Son yıllarda yapılan çalışmalarda aşının 45 yaşına kadar yapılabileceği ve etkinliğinin halen devam edebileceği gösterilmiştir.
Dünyada HPV enfeksiyonuna karşı koruyucu 3 aşı mevcuttur:
- Cervarix,
- Gardasil,
- Gardasil 9.
Bu aşılar sırasıyla 2006, 2009 ve 2014 yıllarında onay almışlardır. Temel farkları, etkili oldukları HPV tipleridir. Bu aşıların hepsi, rahim ağzı kanserine yol açan HPV-16 ve 18’ e karşı koruma sağlar. Ancak Gardasil ve Gardasil 9 genital siğilin en sık nedeni olan HPV-6 ve 11’ e karşı da koruma sağlar.
HPV aşısı nasıl yaptırılır?
Türkiye’ de HPV aşısı, Sağlık Bakanlığı rutin aşılama takviminde değildir. Dileyen kadın veya erkekler, doktor önerisi ile ücretlerini kendileri karşılayarak aşıyı temin edebilmektedirler.
HPV aşılarından Türkiye’ de şu an yalnızca Gardasil aşısı mevcuttur. Gardasil 9-14 yaş arasına 2 doz (0. ve 6. Ay),14 yaş üzerinde ise 3 doz şeklinde (0.,2. ve 6. Ay) yapılmaktadır. 0-2-6 ay olarak tarif edilen bu protokole göre, ilk aşı yaptırdıktan 2 ay sonra 2. aşı, 2. aşıdan 4 ay sonra da 3. aşı yapılmaktadır. HPV aşıları koldan ince bir iğne ile kas içine uygulanmaktadır. Belirtilen doz şemasıyla yapıldığında aşının kalıcı koruma sağladığı ve tekrarına gerek olmadığı gösterilmiştir.
Günümüzde HPV enfeksiyonu bazı ülkelerde hala ciddi sorun olmaya devam etmektedir. Altta yatan nedenler ise kötü yaşam koşulları, AIDS (HIV) gibi eşlik eden diğer enfeksiyonlar, kötü sağlık hizmetleri ve aşıya ulaşmadaki güçlüklerdir. Unutulmamalıdır ki; HPV enfeksiyona karşı günümüzde en etkili koruyucu yöntem aşılanmadır. Ancak HPV enfeksiyonunu kaptıktan sonra aşı yaptırmanın tedavi edici bir özelliği de yoktur.
Kimler aşılanabilir?
Aşılama, daha önce HPV enfeksiyonu kapmamış, 9 ile 26 yaş arasında tüm kız ve erkeklere yapılabilmektedir. Son yıllarda 45 yaşına kadar aşılamanın yaptırılabileceği de bildirilmiştir. HPV enfeksiyonunu kapmış kişilerde ise aşılamanın tedavi edici bir etkisi yoktur.
HPV Enfeksiyonu Kapmış Kişiler Neler Yapmalıdır?
Öncelikle kendilerini bu hastalığın psikolojik etkilerinden arındırmalarını, yalnızca doktorlarının önerdiği şekilde düzenli kontrollere gitmelerini önermekteyiz. Ayrıca, immün sistemi güçlendirici bazı ilaç ve bitkisel ürünlerden de faydalanabilirler.